Aylık arşivler: Ekim 2024

Savunma amaçlı dayanıklı teknoloji ürünlerinin lideri, SAHA EXPO 2024’e katılıyor

Savunma ve endüstride kullanılan dayanıklı mobil cihaz çözümlerinde dünya lideri konumundaki Getac Technology, Türkiye’deki iş ortağı LN Bilgisayar ile SAHA EXPO 2024’e katılacak. İki şirketin fuardaki standında, aralarında dünyanın ilk yapay zeka uyumlu dayanıklı bilgisayarları S510 ve ZX80 AI’ın da olduğu geniş bir ürün yelpazesi sergilenecek.

Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük sanayi kümelenmesi olan SAHA İstanbul tarafından, Cumhurbaşkanlığı himayesinde gerçekleştirilen bölgenin lider savunma, havacılık ve uzay sanayi fuarı SAHA EXPO 2024’e geri sayım başladı. 22-26 Ekim 2024 tarihlerinde “Oyun Değiştiren Teknolojilere Dokunun” temasıyla dünyanın dört bir yanından endüstri liderlerini İstanbul Fuar Merkezi’nde buluşturacak fuarda, dayanıklı mobil teknoloji çözümlerinde dünya lideri olan Getac Technology de yer alacak. Getac, Türkiye’deki iş ortağı LN Bilgisayar’la birlikte, aralarında dünyanın yapay zeka destekli ilk dayanıklı dizüstü bilgisayarları S510 ve ZX80 AI’ın da olduğu yeni nesil ürünleri, 2B-06D numaralı standında sergileyecek.

Dünyanın ilk yapay zeka destekli dayanıklı bilgisayarı SAHA EXPO 2024’te

1993’ten bu yana faaliyet gösteren ve sunucu, veri depolama, veri merkezi, yapay zeka, yüksek performanslı bilgi işlem, entegre fiziki güvenlik çözümleri, ağ çözümleri ve dayanıklı ürünler alanlarında lider iş ortaklarıyla çalışan güvenilir bir BT çözüm ortağı olan LN Bilgisayar işbirliğiyle SAHA EXPO 2024’e katılan Getac, yapay savunma operasyonlarının yüksek standartlarını karşılamak için özel olarak tasarlanmış ürünlerini tanıtacak. Üst düzey performans, dayanıklılık, yapay zeka desteği, gerçek zamanlı veri işleme ve askeri düzeyde bilgi işlem gücü gibi son teknoloji özellikler sunan B360, X600 ve X600 Pro gibi cihazların yanı sıra, dünyanın yapay zeka desteği içeren ilk dayanıklı dizüstü bilgisayarları S510 ve ZX80 AI, Getac ve LN Bilgisayar standında incelenebilecek.

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Getac Küresel Pazar Geliştirmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Jerry Huang, “LN Bilgisayar ile yaptığımız işbirliği, Getac’ın yenilikçi ve görev açısından kritik ürünlerle yüksek talep gören pazarlarda büyüme hedefini teyit ediyor. SAHA EXPO’da, savunma sanayisinin özel ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanmış en yeni dayanıklı cihazlarımızı sergileyerek, Getac’ın zorlu ortamlarda gelişmiş ve güvenilir çözümler sunma konusundaki taahhüdünü pekiştireceğiz” dedi.

Dayanıklı teknoloji çözümlerinde dünya lideri

Savunma, kamu güvenliği, enerji, otomotiv, doğal kaynaklar, üretim, ulaşım ve lojistik sektörlerinde, ön saflarda çalışan görevliler tarafından kullanılan dayanıklı dizüstü bilgisayarlar, tabletler, yazılımlar, vücut kameraları, araç içi video sistemleri, dijital kanıt yönetimi ve kurumsal video analitik çözümleri geliştiren ve 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren Getac, dayanıklı mobil teknolojiler ve akıllı video çözümlerinde küresel bir lider olarak konumlanıyor. Geçtiğimiz yıl IDC MarketScape raporunda dayanıklı mobil cihazlar ve dayanıklı tablet ve PC’lerde “Dünya Çapında Lider” olarak tanımlanan Getac, SAHA EXPO’daki standında, ön saflarda yer alan ve kritik operasyonlar yürütenlerin, daha hızlı ve bilinçli karar almasına olanak tanıyan, hem komuta merkezinde hem de sahada başarıya ulaşmayı sağlayan son teknoloji ürün yelpazesini, ürün uzmanlarının anlatımıyla sunacak.

Dayanıklılığın başta savunma olmak üzere hizmet verdikleri pek çok endüstri için vazgeçilmez olduğunu belirten Jerry Huang, “Getac’ın tüm ürünlerinin, savunma operasyonları için sunduğu eşsiz dayanıklılık ve performans, bu alanda çalışan 3. taraf otoriteler tarafından sertifikalandırılıyor. 2024 model, yapay zeka uyumlu yeni modellerimiz ZX80 ve S510’un da sergileneceği SAHA EXPO standımızda ayrıca, zorlu şartlarda görev yapan saha çalışanlarına gerçek zamanlı destek vermeyi amaçlayan yeni çözümümüz Getac Assist’i de tanıtacağız. Donanımın ötesinde, dayanıklı cihazlar, aksesuarlar, çevre birimleri, yazılım ve profesyonel hizmetleri kapsayan Getac çözüm ekosistemi, beş günlük fuarda savunma, uzay ve kamu güvenliği sektörlerinde hizmet veren şirketlerin beğenisine sunulacak” dedi.

2024’ün askeri inovasyonları arasında yapay zeka başı çekiyor

Savunma operasyonlarının karmaşıklığının günden güne arttığını, bugün savunma ekiplerinin yalnızca dayanıklı değil, aynı zamanda akıllı teknolojilere ihtiyaç duyduğunu belirten Getac Küresel Pazar Geliştirmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Jerry Huang, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Yapay zeka ve gelişmiş savunma ekipmanları, küresel araştırmalarda askeri teknolojileri etkileyen en önemli 10 inovasyon alanı arasında ilk ikide konumlanıyor. Kendisini yüksek, koşulların sert olduğu ortamlarda güvenilir ve dayanıklı donanım çözümlere adayan Getac olarak S510, B360, X600 ve X600 Pro modellerimizle güçlü bilgi işlem gücü ve askeri düzeyde dayanıklılık sağlıyor; S5150 ve ZX80 gibi yeni nesil modellerimizle karar alma süreçlerini, savaş alanı yönetimini ve durumsal farkındalığı iyileştiren son teknoloji yapay zeka özellikleri sunuyoruz. 22-26 Ekim 2024 tarihlerinde LN Bilgisayar işbirliğiyle katılım göstereceğimiz SAHA EXPO 2024’te çözümlerimizle tanışmak isteyen herkesi 2B-06D numaralı standımıza ağırlamaktan memnuniyet duyacağız.”

Macellan, 10 yıllık deneyimiyle girişimcilik ekosistemine yön veriyor

2014 yılında kurulan Macellan, 10 yıllık birikimiyle girişimcilik ekosisteminde öncü olmaya devam ediyor. Bu yıl Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından geliştirilen “Turcorn” programına tek “Girişim Stüdyosu” olarak dahil olan Macellan, girişim stüdyosu modelini genişleterek daha fazla girişim kurmayı hedefliyor. Bu yeni yapısıyla, teknoloji ve inovasyon alanında yeni iş modelleri ile çığır açacak projelere liderlik ediyor.

İlk kurulduğunda bir startup olarak yolculuğuna başlamasından bu yana birçok proje ve girişim fikri üzerine çalışan Macellan, 2019 yılından beri girişim stüdyosu yapılanmasıyla hayatına devam ediyor. Bugüne kadar farklı alanlarda kurulan BFY Bulut Filo Yönetimi, Arşimet Dijital Arşiv, Lagina Dijital İmza, Macellan SuperApp ve Goldframer ile 5 girişime ev sahipliği yapıyor. Macellan; girişimlerinin idari, mali ve operasyonel süreçlerine bir üst çatı olarak hizmet veriyor. Bu girişimlerin her biri ise ürün yönetimi, satışı ve pazarlamasına kendi şirketi ve organizasyonel yapısı ile odaklanmakta.

Macellan’ın ilk girişimi olan BFY Bulut Filo Yönetimi, şirketlerin araç filolarını optimize etmelerine olanak tanıyor. Bugün 150.000’den fazla aracın uçtan uca yönetimini üstlenen BFY, canlı takip ve gelişmiş operasyonel yönetim özellikleri sunarak filo yönetiminde sürdürülebilir çözümler sunuyor. Bu alandaki gelişmeler, işletmelerin karbon emisyonlarını azaltmalarına da katkı sağlıyor.

Belge yönetimi konusunda devrim yaratan bir diğer girişim ise Arşimet Dijital Arşiv. Arşimet Dijital Arşiv, fiziksel belgeleri dijitalleştirip videolar, fotoğraflar ve ses kayıtları gibi dosyaları yöneterek hızlı arama ve gelişmiş yetkilendirme özellikleri sunuyor. Bugüne kadar milyonlarca fiziksel belgeyi dijitale aktaran ve kolay yönetimini sağlayan Arşimet, sektörün lider çözümü olarak yer alıyor. Lagina dijital imza, biyometrik verileri güvenli bir şekilde şifreleyerek geleneksel ıslak imzaya güvenilir ve verimli bir alternatif sunuyor. İmza süreçlerini dijitalleştirerek yüzlerce işletmelerin iş akışlarını hızlandırıyor.

Macellan’ın son kullanıcıya hitap eden ilk girişimi olan Macellan SuperApp bir dijital cüzdan pazaryeri olarak faaliyet gösteriyor. Bu dijital cüzdan uygulaması, 500.000’i aşkın kullanıcısına hızlı ve avantajlı ödeme imkanı sunarken 120’den fazla markaya kendi kapalı devre dijital cüzdan altyapılarını oluşturma fırsatı veriyor. Küresel operasyonlarını genişletmeye başlayan Macellan SuperApp, geçtiğimiz yıl yaklaşık 5 milyon dolar yatırım alarak fintek dünyasında özgün iş modeli ile şimdiden büyük yankı uyandırdı.

Macellan’ın kurucu ortağı ve CEO’su Göktürk Yetim, “Macellan olarak 10 yıldır istikrarlı bir şekilde girişimcilik ekosistemine değer katacak modeller geliştiriyoruz. ‘Turcorn’ programına kabul edilmemiz ile bu çabamızın takdir görmesinden ötürü kıvanç duyuyoruz. Bu yıl girişim stüdyosu modelimizi genişleterek daha fazla yenilikçi fikri hayata geçirmeyi amaçlıyoruz,” dedi. Bugüne kadar tüm girişimleri Macellan olarak kurduklarını ifade eden Göktürk Yetim, “Beşinci girişimimiz olan Goldframer’ı girişim fikrini geliştiren ve uzun yıllardır profesyonel olarak bizimle yol yürüyen bir arkadaşımız ile birlikte kurduk. Bu, takım arkadaşlarımızı girişimciye ve kurucu ortağa dönüştürdüğümüzü açık bir şekilde göstermekle birlikte ekosistemin gelişmesine ciddi anlamda katkı sağlıyor.” dedi.

Goldframer, sanat eserlerine parçalı sahiplik imkanı sunan ve küresel piyasada faaliyet gösteren bir girişim faaliyetine başladı. Macellan bu girişimiyle hem doğrudan küresel pazara yönelik bir uygulama geliştiriyor ve girişim stüdyosu iş modeline güç katıyor.

Macellan’ın genişleyen yapısı, daha fazla girişimi desteklemeye ve sektörde yön vermeye devam ederken şirketin gelecekteki hedefleri de bu doğrultuda şekilleniyor. Göktürk Yetim, “Her bir girişim, 150 kişilik takımıyla Macellan’ın inovasyon ruhunu yansıtıyor ve biz, bu girişimlerin büyüme yolculuklarında yanlarında olmaktan gurur duyuyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Kriptodaki aktif adres sayısı 220 milyonla rekor kırdı!

ABD’nin önde gelen risk sermayesi şirketlerinden biri, Kriptonun Durumu 2024 raporunu yayımladı. Rapor, kriptodaki aktif adres sayısının eylülde 220 milyona ulaşarak tüm zamanların rekorunu kırdığını gösterdi.

2024’ün sonuna yaklaşırken, kripto ekosisteminin gelişimine ışık tutan raporlara bir yenisi eklendi. ABD’nin önde gelen risk sermayesi şirketlerinden a16z’nin kripto birimi, gelenekselleşen Kriptonun Durumu 2024 raporunu yayımladı. Rapor, Eylül 2024’te blokzincirleriyle en az bir kez etkileşime geçen aktif adres sayısının 220 milyona ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesini kaydettiğini gösterdi. Gate.TR CEO’su Kafkas Sönmez, Kriptonun Durumu 2024 raporuna ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.

Söz konusu raporun ilk edisyonunun iki yıl önce yayımlandığını dile getiren Kafkas Sönmez, “O tarihden bu yana pek çok şey değişti. Bitcoin yarılanması yinelendi, kripto para regülasyonuna dair dünyanın dört bir yanında önemli adımlar atıldı, spot kripto borsa yatırım ürünleri listelendi. Kripto aktivitesi, şimdiye kadarki en yüksek seviyesinde” dedi.

En çok aktif cüzdana sahip blokzincirleri açıklandı

Rapor, Bitcoin’in piyasaya sürülmesinden bu yana farklı blokzinciri çözümlerinin de arttığını bir tabloyla ortaya koydu. En popüler blokzinciri çözümleri, rapor kapsamında aktif adres sayılarına göre sıralandı. Buna göre aktivite patlamasının başlıca nedeninin, yaklaşık 100 milyon aktif adrese sahip Solana blokzinciri olduğu belirtilirken, Solana’yı Near ve Base ağlarının sırasıyla 31 milyon ve 22 milyon aktif adresle takip ettiği görüldü. Blokzinciri sayısındaki artışın bu teknolojiyi geliştirmek için çalışan geliştirici sayısına yansıdığını da belirten Kafkas Sönmez, “Blokzinciri teknolojisinin gelişmesiyle, kripto paraların çok daha büyük ölçekli bir teknolojinin finansman kaynağı olduğu; kripto alım satımının blokzinciri ağlarının kullanım alanlarından yalnızca biri olduğu da daha iyi anlaşılıyor. Daha fazla geliştirici, daha fazla inovasyon anlamına geliyor. Merkeziyetsiz teknolojileri kullanan blokzinciri uygulamaları, ticari ilişkilerin, haberleşmenin, eğlencenin uçtan uca değişeceği yeni bir geleceği hazırlıyor” ifadelerini kullandı.

Bitcoin’de tüm göstergeler yükselişe işaret ediyor

14 Ekim haftasının Bitcoin başta olmak üzere kripto para piyasaları için 2024’ün en iyi haftalarından biri olduğunun altını çizen Kafkas Sönmez, “Bu haftada Bitcoin’e dair açık pozisyonlar 20 milyar dolarla rekor kırdı. Bitcoin balinaları olarak tabir edilen yüksek değerli yatırımcılar, 2020’dekine benzer bir biçimde biriktirmeye başladı. Merkezi borsalardaki Bitcoin arzının azaldığını gösteren grafiklere, spot Bitcoin ETF’lere yaşanan rekor girişler ve potansiyel rallilerin sinyalini veren teknik göstergeler eşlik etti. 21 Ekim haftası Bitcoin’de küçük çaplı kayıplarla başlamış olsa da şimdilik analistlerin takip ettiği temel göstergelerde önemli bozulmalar göze çarpmıyor. Korku ve iştah endeksi, iştahı vurgulamaya devam ediyor” diye konuştu.

Yatırımcılar seçim senaryolarına hazırlıklı olmalı

Son dönemde kripto varlık piyasalarının, iç dinamiklerden ziyade makroekonomik gelişmelerden etkilendiğinin ve daha çok riskli varlıklarla paralel bir hareket eğilimi gösterdiğinin gözlemlendiğinin altını çizen GateTR CEO’su Kafkas Sönmez, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:

“Kripto para piyasalarındaki yatırımcı eğilimleri haftalık olarak şekilleniyor. Bu hafta özellikle ABD piyasalarında genel olarak bilançoların izleneceği, sakin bir hafta. Geçtiğimiz haftalarda gelen ilk bilançolar ABD şirketlerinin mali durumlarının yerinde olduğunu gösterdi. Bu hafta da münferit vakalar dışında benzer bir eğilim bekleniyor ve yatırımcılar böyle haftalarda ‘bekle ve gör’ yaklaşımını tercih ediyor.

Piyasaların yeni katalizörü ABD seçimleri. Yatırımcılara, son yıllarda rekabetin en yoğun olduğu seçimlerden biri olacağına kesin gözüyle bakılan 5 Kasım ABD başkanlık seçimlerinin riskli varlıklara ilişkin tahminler konusunda kendi araştırmalarını yapmalarını öneriyoruz. 150’den fazla kripto para biriminde Türk lirasıyla işlem yapma olanağı sunan ve Türkiye’nin kriptoya açılan kapısı olarak konumlanan Gate.TR olarak biz araştırma ekiplerimizle kripto para piyasalarını yakından izliyor ve gelişmeleri iletişim kanallarımız aracılığıyla kullanıcılarımızla paylaşıyoruz. Değişimlere uyum sağlama kapasitesi diğer varlıklara kıyasla çok daha yüksek olan kripto para piyasalarında yerini almak isteyen herkes, Gate.TR’de hesap açarak ilk işlemlerine kısa sürede başlayabiliyor.”

Tarım, enerji ve sigorta sektörlerinde iklim risklerinin üstesinden veri odaklı dijital dönüşüm gelecek

Kasırga, sel ve kuraklık gibi aşırı hava olaylarının gözle görülür hale geldiği 2024, iklimle ilgili riskleri liderlerin gündeminde üst sıralara çıkardı. Tahminler 2023’teki aşırı hava olaylarının küresel ekonomiye maliyetinin 280 milyar dolar olduğunu gösterirken, özellikle tarım, enerji ve sigorta gibi sektörler için veri odaklı risk yönetimi ve dijital dönüşüm kaçınılmaz hale geldi.

İklim değişikliğinin yıkıcı sonuçları günden güne dünyanın dört bir yanında yaşanan aşırı hava olaylarıyla kendini gösterdi ve bunun etkisiyle iklimle ilgili riskler liderlerin gündeminde üst sıralara taşındı. Reasürans şirketi Swiss Re’nin tahminleri, 2023’te aşırı hava olaylarının dünya ekonomisine 280 milyar dolara mâl olduğunu gösterirken, iklim değişikliğiyle ilgili risklere daha açık olan tarım, enerji ve sigorta sektörleri için veri odaklı dijital dönüşüm kaçınılmaz hale geldi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan UIGEO CEO’su Melih Çolpan, “Güney yarımküredeki bir kuraklık tarımsal emtia ticaretinde dalgalanmaları artırıyor. Avrupa’da meydana gelen bir kuraklık mal sevkiyatlarını sekteye uğratıyor. İklim değişikliği ve buna bağlı aşırı hava olayı riskleri, artık hiç olmadığı kadar gerçek. UIGEO olarak biz, tarım, enerji ve sigortacılık sektörlerine yönelik veri servisi çözümlerimizle işletmelerin iklim risklerini yönetmelerini kolaylaştırmayı amaçlıyoruz” dedi.

ABD’deki kasırgalar tedarik zincirlerini aksattı

Geçtiğimiz haftalara, ABD’de meydana gelen iki büyük kasırga damgasını vurdu. Moody’s Analytics verileri Helene kasırgasının maliyetinin 34 milyar doları bulabileceğini öngörürken, Milton’ın maliyetinin 175 milyar dolara kadar çıkabileceği tahmin edildi. Florida’da öngörülen kıyıları vurması durumunda tedarik zincirleri için yeni bir darboğaz oluşturma potansiyeli günlerce tartışılan Milton’ın iklim değişikliği kaynaklı risklere en güncel örnek olduğuna dikkat çeken Melih Colpan, “Örneğin geçtiğimiz ayın başında, Robusta’ya ilişkin tedarik zorlukları, düşük hasat beklentileri ve diğer endişeler, Arabica kahve çekirdeklerinin fiyatını 13 yılın en yüksek seviyesine taşıdı. Dünyanın her yerindeki üretici ve şirketler, bu gibi risklere hazırlıklı olmak için yatırım yapıyor. Tarım, enerji ve tüm bu alanlardaki riskleri üstlenen sigorta sektörlerinde karar alma süreçlerini optimize etmeyi amaçlayan UIGEO, servis tabanlı veri çözümleriyle hava durumu tahminleri, pazar fiyatları, yıldırım verileri, uydu görüntüleri gibi kritik bilgileri kullanıcılarına gerçek zamanlı sunarak tam da bu noktada devreye giriyor” ifadelerini kullandı.

Hem risk yönetimi hem operasyonel mükemmellik sağlıyor

Pandemiden bu yana küresel ve ulusal tedarik zinciri yöneten şirketlerin “dayanıklılık ve esneklik” kavramlarını konuştuğunu hatırlatan Melih Çolpan, “Tarım, enerji ve sigorta sektörleri de bu dönemde zincir boyunca görünürlüğün en önemli dayanıklılık kriteri olduğunu keşfetti. Bugün ise büyük veri kümelerini anlamlı çıktılara dönüştüren yapay zekadan söz ediyoruz. Görünürlüğün temelinde iyi, nitelikli, yorumlanabilir ve gerçek zamanlı veriler yatıyor. Faaliyetlerini San Francisco’daki merkezinden sürdüren ve Türkiye’de de agresif bir büyüme stratejisi üzerinde çalışan UIGEO’nun sunduğu veri çözümleri, tarım, enerji ve sigortada dijital dönüşüme hız kazandırmaya, veriye dayalı karar alma süreçlerini ileri taşımaya hizmet ediyor. Müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu, şirketlere özel, hızlı, güvenilir ve doğru verileri sunarak stratejik karar alma süreçlerine katkıda bulunuyoruz. Türkiye’nin büyüyen ekonomisinde teknoloji odaklı çözümlerin önemi her geçen gün artıyor ve UIGEO olarak bu dönüşümde öncü olma hedefiyle çalışıyoruz. Şirketlere operasyonel mükemmellik ve risk yönetimi yetenekleri kazandırıyoruz” diye konuştu.

Tarımda dijital dönüşümün öncüsü olacak

Tarım ve teknolojinin, son dönemin öne çıkan girişimcilik dikeylerinden birinde kesiştiğine dikkat çeken ve tarım sektöründe dijital dönüşüm yatırımlarının son yıllarda %20 arttığını hatırlatan UIGEO CEO’su Melih Çolpan, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “UIGEO, servis tabanlı çözümler sunarak şirketlerin operasyonel süreçlerini optimize etmelerine olanak tanıyor. Bu hizmetler arasında gerçek zamanlı veri akışı, risk yönetimi, stratejik planlama ve karar alma süreçlerini iyileştiren veri analizleri bulunuyor. 2024’ün son çeyreğinden itibaren Türkiye genelinde büyüme hedeflerimize hız veriyoruz. Tarımsal veri analizleri, hava durumu tahminleri, yıldırım-şimşek gibi risk verileri, coğrafi kodlama ve uydu destekli veri çözümleriyle Türkiye’de elde edeceğimiz başarıları, ABD başta olmak üzere küresel pazarlara taşıma hedefimizle, tarımda veri temelli dijital dönüşümün öncüsü olma hedefimize istikrarlı adımlarla ilerleyeceğiz.”

Site yönetimi yazılımı Apsiyon açıkladı: Konut aidatları %89 arttı!

Giderek artan yaşam maliyetleri, bu kez de site ve apartman sakinlerinin cebini yaktı. Yerli site yönetimi yazılımı, imza attığı araştırmayla yaşam alanlarının maliyetlerini ortaya koydu. Buna göre ocak – haziran aralığında site aidatları, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %89 artarken, en yüksek aidat bedellerinin sırasıyla İstanbul, Muğla, Ankara’da olduğu kaydedildi.

Son dönemde giderek artan yaşam maliyetleri, bu kez de site ve apartman sakinlerinin cebini yaktı. Ekonomik dalgalanmalara paralel olarak artan aidatlar, site ve apartmanlarda yaşayanları bütçelerini gözden geçirmeye zorlarken, yerli site yönetimi yazılımı Apsiyon, dikkat çekici bir araştırmaya imza attı. Site ve apartman aidatlarına ilişkin kapsamlı bir rapor hazırlayan platform, yaşam alanlarının maliyetlerini ortaya koydu. Buna göre ocak – haziran aralığında site aidatları, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %89 artarken, en yüksek aidat bedellerinin sırasıyla İstanbul, Muğla, Ankara, İzmir ve Denizli’de olduğu kaydedildi.

“Konut aidatları %89 arttı”

Türk Borçlar Kanunu’na 8 Haziran 2022’de eklenen geçici madde ile konut kiralarına getirilen %25’lik zam sınırı, 1 Temmuz 2024’te sona erdi. Uygulamanın sona ermesiyle birlikte artışlar, Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) 12 aylık ortalamasına göre belirlenmeye döndü ve 2024 Temmuz ayı yıllık kira zammı %65.07 oldu. Apsiyon Akademi Direktörü Ozan Özen, Bu durumun aidat dengesine etkisine yönelik şu değerlendirmede bulundu: “Araştırmalarımız neticesinde ortaya çıkan veriler, önümüzdeki birkaç senede, eskiden yaklaşık bir kabul olan ‘aidat, kiranın %15’i’ önergesinin artık yakalanamayacağına, hatta bir miktar üstüne çıkacağına işaret ediyor. Bu da kiracıların aidatlar konusundaki şikayetlerinin süreceğini gösteriyor.”

Site yönetimi yazılımı Apsiyon’un araştırmasına göre, 2024’ün ilk 6 ayında, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre Türkiye’de konut aidatları %89 artarken, konut kiraları da %42,5 yükseldi. Aidat artışları enflasyonun 11, asgari ücret artışının 12 puan altında kaldı. Ekonomik dengelerin bozulmaya başladığı 2022’den bu yana konut aidatları %270,36, kiralar da %56,25 arttı. Böylece aidatlar, son iki buçuk yılda enflasyonun 57 puan üzerinde artarken, asgari ücret artışının 30 puan gerisinde kaldı.

Yılın ilk yarısındaki enflasyon, aidat giderlerini %98,93 etkiledi

Apartman, site, rezidans gibi yaşam alanlarının yöneticilerine dijital asistanlık yapan Apsiyon, söz konusu maliyet artışlarının perde arkasını incelediğinde öne çıkan birkaç parametreye ulaştı. Araştırmada bahçe, asansör, teknik bakım-onarım, temizlik, işçi ve sarf malzemelerinin aidatı doğrudan etkilediği tespit edildi. Bunun yanı sıra enerji maliyetleri de aidatların yükselmesinde önemli bir gider kalemini oluşturdu. Toplam ortak bütçelerin %63’ünün işçiliğe, %14’ünün enerjiye, %20’sinin bakım-onarıma harcandığı kaydedildi.

Apartman ve sitelerde ödenen her 100 lira aidatın 63 ila 71 lirasının apartman görevlilerinin maaşı, SGK primi, gelir vergisi, kıyafet, yemek, yol gibi giderlerine ayrıldığı belirlendi. Tüm bu etkenler üzerindeki enflasyon etkisinin, aidat giderlerini 2024’ün ilk yarısında %98,93 etkilediği saptandı. 1 Ocak 2022’den bu yana site ve apartman yönetimleri gider artışlarını frenleyebilmek için hizmetleri azaltırken, kapıcı ve site görevlilerinin bir kısmının iş akitlerini de sonlandırdı. İşten çıkarmalar sebebiyle ödenen kıdem tazminatları, maliklerden ayrıca toplandı.

“Site ve apartman yöneticileri enflasyona yenik düştü”

Site ve apartmanlardaki aidatların yükselişindeki başat etken olan enflasyona dair hesaplamalarının adresini de paylaşan Apsiyon Akademi Direktörü Ozan Özen, “Son 2 yılda enflasyonun %213,68 yükselmesi, yaşam maliyetlerini yukarıya çekti. Türkiye İstatistik Kurumu’nun Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) oranlarını dikkate alarak yaptığımız bu hesaplamalar neticesinde, enflasyonun haneleri doğrudan etkilediğini gördük. Bu nedenle yönetimler, aidat artışlarını düşürmek için işçi çıkardı, enerji tasarrufu yaptı, bakım ve onarım ile revizyon ve tamiratları ihmal etti. Ancak, bu çözüm değil. Site yönetimi yazılımı Apsiyon olarak biz de bu noktada devreye giriyoruz. Yöneticilerin yönetim süreçlerinde kullandığı çözümleri tek bir platformda topluyor, buzdağının görünmeyen yüzündeki ek maliyetlerden kurtulmalarını sağlıyoruz. Yöneticilerin idari konuları kolaylıkla yürütmelerine yardımcı olurken, site sakinlerinin de yönetime dair bilgi almasını sağlıyoruz” diyerek sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Uzun yıllardır yaşam alanlarının verimli bir şekilde yönetilmesi, sakinlerin ve yöneticilerin iletişim süreçlerinin hız kazanması için çalışıyoruz. Apartman, rezidans, iş merkezi gibi toplu yaşam alanlarında ihtiyaç duyulabilecek tüm süreçler için kapsamlı çözümler sunuyoruz. Bugün 3.5 milyonun üzerinde kullanıcımız var. Bu sayıyı gelecek dönemde yükseltmeyi hedeflerken kullanıcılarımızın yaşamını kolaylaştıracak ürünler geliştirmeyi sürdüreceğiz.

Moldova Cumhurbaşkanı Adayı Andrei Năstase: “Ülkemizin mali şeffaflığa ihtiyacı var”

Moldova Cumhurbaşkanı Adayı Andrei Năstase, 20 Ekim’deki seçimlere sayılı günler kala sürdürülebilir büyümeye odaklanan reform paketlerini açıkladı. Halk için özel bir bütçe sunmanın yanı sıra ekonomik canlanma, siyasi reform ve Avrupa entegrasyonuna doğru giden yolda daha güçlü bir rota çizmeyi taahhüt etti. Andrei Năstase, Türkiye ile ticari ve diplomatik ilişkilere yönelik yaklaşımını da yineledi.

20 Ekim’deki Moldova Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve Avrupa Birliği (AB) üyeliği referandumuna sayılı günler kala, gözler cumhurbaşkanı adaylarına çevrildi. Kendini ülkenin köklü yoksulluk, ekonomik istikrarsızlık ve hükümet yetersizliği sorunlarını ele alabilecek bir lider olarak konumlandıran Moldova Cumhurbaşkanı Adayı Andrei Năstase, seçimi kazandığı takdirde hayata geçireceği vizyoner reform hareketlerini açıkladı. Seçimlerde bağımsız bir aday olarak yarışan Năstase, bu kapsamda halk için özel bir bütçe sunmanın yanı sıra ekonomik canlanma, siyasi reform ve Avrupa entegrasyonuna doğru giden yolda daha güçlü bir rota çizmeyi taahhüt ediyor.

Moldova halkının cevapları, hesap verebilirliği ve gerçek ilerlemeyi hak ettiğini belirten Andrei Năstase, yaptığı açıklamada şu sözleri kaydetti: “Ülkemiz bu pervasız harcamalar ve gizli anlaşmalarla yoluna devam edemez. Bu seçimin tüm Moldovalılar için şeffaflığı, onuru ve refahı geri getirmesi gerektiğini düşünüyorum. Ticaret, yatırım ve altyapıdaki ekonomik bağları güçlendirmesi gerektiğine inanıyorum. Bu noktada, daha önce açıkladığım gibi, Türkiye’nin ekonomisi, Moldova’nın modernizasyonu için değerli dersler ve içgörüler sunuyor. Karşılıklı yarar için kültürel ve diplomatik bağlarımızı geliştirmenin, stratejik ortaklığımızı daha da kuvvetlendireceğini öngörüyorum.”

“Yabancı fonların kullanımı araştırılmalı”

Yabancı fonların kullanımının araştırılması gerektiğine dikkat çeken Moldova Cumhurbaşkanı Adayı Andrei Năstase, yakın zamanda Maia Sandu liderliğindeki mevcut PAS hükümetinin Moldova’nın kalkınması için ayrılan Avrupa fonlarını nasıl kullandığına dair kapsamlı bir soruşturma çağrısında bulunarak Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Avrupa Başsavcısı Laura Codruța Kövesi’ye resmi bir mektup gönderdiğini belirtti. Konuya dair, “Bu fonların nasıl harcandığı konusunda ciddi sorular var. Moldova halkı, haklı olarak soruyor: Hayatlarını iyileştirmesi gereken milyarlarca dolar nerede? Neden hala yoksulluk ve durgunluk görüyoruz?” dedi.

“Mali şeffaflığa ihtiyacımız var”

Mevcut hükümetin yabancılardan gelen mali yardımın nasıl yönettiğine dair şeffaflığı konusunda endişe duyduğunun altını çizen Andrei Năstase, “Bu fonların hesap verebilirlik olmadan kullanıldığı açık. Moldova gelecek nesillere yük olacak borç biriktiriyor ve sıradan insanlar yaşam kalitelerinde hiçbir iyileşme görmüyor. Kamu borcumuz 113 milyar Leyi ile tarihi bir zirvede ve bu yılın sonuna kadar 125 milyar Leyi’ye ulaşması bekleniyor. Moldovalılar bu paraların nereye gittiğini bilmeyi hak ediyor” ifadelerini kullandı.

“Yerli üretime odaklanmalıyız”

Moldova’yı cesur bir reformla ekonomik darboğazdan kurtarabileceğini söyleyen Moldova Cumhurbaşkanı Adayı Andrei Năstase, “Ülkenin mali açığını, daha yatırım dostu bir iklim yaratarak, büyük uluslararası şirketleri ülkeye davet ederek ve yerli üretimi artırmaya odaklanarak azaltmayı öneriyorum. Moldova Avrupa yatırımlarını çekmeli. Şu anda yaptığımız gibi, tüketim için borçlanmamalı. Her Moldovalı için büyüme, iş ve fırsat yaratan bir ekonomi inşa etmeye odaklanmalıyız” diyerek yoksullukla mücadele kapsamında değerlendirmelerine şunları ekledi:

“Yoksullukla mücadelede ulusal bir program kapsamındaki aileler ve çocuklar için hedefli mali destek de dahil olmak üzere, birkaç somut sosyal politikamı özetlemek isterim. Politikalarım, 3 yaşına kadar olan çocuklar için aylık 3 bin Leyi, 18 yaşına kadar olan çocuklar için bin Leyi tahsis edilmesini ve hiçbir emekli maaşının 5 bin 700 Leyi’nin altına düşmemesini sağlamayı içeriyor. Bütçemiz siyasetçilere değil, halka hizmet etmeli. Moldova’nın kaynaklarını vatandaşları için kullanmanın zamanı geldi.”

“Bütçe açığının kapatılması için milletvekili sayısı azaltılmalı”

Seçim kampanyasında hükümet içindeki verimsizlikleri azaltmayı amaçlayan siyasi reformlara odaklandığını da vurgulayan Moldova Cumhurbaşkanı Adayı Andrei Năstase, “Fazlalık sayılan giderleri kesmemiz ve hükümeti halk için çalışacak şekilde düzenlememiz gerekiyor. Bu çabanın bir parçası olarak, bütçe açığını azaltmak için parlamentodaki milletvekillerinin sayısının 101’den 61’e düşürülmesi, kamu ve hükümet kurumlarının küçültülmesini savunuyorum. Hükümeti daha yalın, şeffaf ve Moldova vatandaşlarının ihtiyaçlarına daha duyarlı hale getirmeyi amaçlıyorum” şeklinde konuştu.

“Moldova’nın refahı için sürdürülebilir büyümeye odaklanıyorum”

“Reform konusundaki kararlılığımda hiçbir zaman tereddüt etmedim. Moldova’nın, onları her şeyden önce tutan bir hükümete ihtiyacı var ve bunu başarana kadar durmayacağım” diyen Moldova Cumhurbaşkanı Adayı Andrei Năstase, AB entegrasyonu hakkında da şu sözleri kaydetti:

“Ülkemizin hem ekonomik hem de kurumsal olarak, böyle bir adım için hazır olması gerektiğine inanıyorum. Başarının anahtarını, Avrupa’dan tüketim için kredi değil, üretim için yatırım almak olarak görüyorum. Avrupa’da güvenle ayakta durabilen güçlü ve dayanıklı bir Moldova inşa etmemiz gerekiyor. Bunun için gelecek nesillere fayda sağlayan sürdürülebilir büyümeye odaklanıyorum. Halkımız uzun süredir çok fazla yanılsamayla beslendi. Aklı ve ilerlemeyi seçmenin zamanı geldi. Moldova’nın potansiyeline inanıyorum ve birlikte refah, onur ve umut dolu bir gelecek inşa edebiliriz.”

Triponix Travel, Dubai vize başvurularında dikkat edilmesi gerekenleri anlattı

2024’te 10 milyonu aşkın turisti ağırlayan Dubai, lüks etkinlikleri, sanat, alışveriş ve çeşitli aktiviteleriyle öne çıkıyor. Online vize başvuru sürecinin kolaylaştırılması, özellikle Türkiye’den seyahat edenler için Dubai’yi daha da çekici hale getirirken, Dubai merkezli turizm şirketi Triponix Travel, vize başvurusu sırasında dolandırıcılıklara dikkat edilmesi gerektiği konusunda uyarıyor.

Sanat, festivaller, lüks, alışveriş ve çocuklar için aktiviteler gibi birçok orijinal etkinliğin adresi olan Dubai, tatilcilerin gözde şehirleri arasında yer alıyor. Son dönemde Türkiye’den farklı Avrupa ülkelerine ilişkin yaşanan vize krizinin ardından, Dubai’de bu işlemlerin online ve kolaylaştırılmış sistemler üzerinden gerçekleştirilmesi, seyahatseverler için bölgeyi cazip hale getiriyor. Yakın zamanda Türk turistlere de vize ve tur hizmeti vermeye başlayan Dubai merkezli Triponix Travel’in Genel Müdürü Salih Oral, vize başvuru işlemlerinde dikkat edilmesi gerekenleri anlatırken, dolandırıcılıklara karşı da uyarılarda bulundu.

Yakın zamanda “Yılın Turizm Şirketi” ödülünü alan Triponix Travel’in Genel Müdürü Salih Oral, “Dubai, ultra lüks etkinlikleriyle tatil destinasyonlarının merkezi olmaya aday. Helikopter turundan su aktivitelerine, yat turlarından çöl safarilerine ve festivallere kadar tatilini dolu dolu geçirmek isteyenler için biçilmiş kaftan. Online vize başvurusuyla hızlı ve kolay vize işlemleri imkanı da sunuluyor. Dünyanın birçok ülkesine hizmet veren Sally Tour’un Dubai şirketi olarak, son bir yıldır ağırlıklı olarak Dubai’ye seyahat etmek isteyen Türk vatandaşları için fırsatlar sunuyoruz” dedi.

Dubai’de yapılacak birçok aktivite ve dünyanın en iyi yemeklerinden bazıları göz önüne alındığında, milyonlarca insanın her yıl tatil için buraya akın etmesinin normal olduğunu belirten Triponix Travel Genel Müdürü Salih Oral, “Dubai Ekonomi ve Turizm Bakanlığı (DET), 2024’ün ilk 8 ayında ülkeye gelen turist sayısının 10 milyonu geçtiğini duyurdu. Turist oranında 2023’ün aynı dönemine kıyasla %7 artış yaşayan Dubai’de vize başvurusu, aktiviteler ve günlük ya da paket tur hizmetleri konusunda oldukça iddialıyız. Türk vatandaşlarının en kolay vize aldığı ülke diyebiliriz. Dubai online vize başvuru portalına yalnızca BAE Göçmenlik Ofisi’nin yetkilendirdiği acenteler girebiliyor ve başvuru talebi gönderebiliyor. E-vize başvurusu yapıldığı için bazen yanlış anlaşılmalara sebep olabiliyor. Dubai’de kapıda vize uygulaması bulunmuyor. Başvuruların seyahat tarihinden en geç bir hafta önce yapılması gerekiyor” şeklinde konuştu.

“Vizenin gerçekliği ve geçerliliği bakanlık sitesinden kontrol edilmeli”

Vize başvuru işlemlerinin online gerçekleşmesinin dolandırıcıların harekete geçmesine neden olduğunu vurgulayan Salih Oral, “Vize başvurusu yaparken çok dikkatli olmakta fayda var. Sahte vize işlemleriyle insanları mağdur ediyorlar, başvuru ödemelerini alarak herhangi bir işlem yapmadan ‘ret verildi’ şeklinde geri dönüş yapıyorlar. Vize onayı PDF olarak gönderiliyor, pasaport üzerinde herhangi bir işlem yapılmıyor. Bu da sahte vize işlemlerine maruz kalınmasına neden olabiliyor. Vize geçerliliği bakanlık sitesinden kontrol edilebilir. Havale/EFT yaparken mutlaka şirket hesabına ödeme yapılmalı ve açıklamaya vize ücreti yazılmalıdır. Bu şekilde olası dolandırılma durumlarına itiraz etme ve para iadesi talep etme hakkı doğar. Ayrıca başvuru öncesinde ilgili acentenin arama motorları üzerinden yorumları ve şikayetleri de incelenebilir” ifadelerini kullandı.

“Özel turlarımızla unutulmaz deneyimler sunuyoruz”

Triponix Travel Genel Müdürü Salih Oral sözlerini şöyle tamamladı: “Dubai, tüm dünya için şu anda popüler destinasyon konumunda. Vize kolaylığı ve hizmet kalitesi nedeniyle Türk vatandaşlarının da en çok tercih ettiği ülkelerin başında Birleşik Arap Emirlikleri ve Dubai geliyor. Dubai ve Avrupa’nın birçok ülkesinde şehir turları hizmeti veren güçlü bir şirketler grubunun parçası olarak Dubai’den biz de keyif alıyoruz. Dubai’de düzenlediğimiz özel turlar ve sunduğumuz çeşitli aktivitelerle misafirlerimize unutulmaz deneyimler yaşatmayı hedefliyoruz. Misafir memnuniyetini ön planda tutarak, seyahat süreçlerinin sorunsuz şekilde tamamlanmasını sağlıyoruz.”

WhiteBIT Türkiye Yönetim Kuruluna Emre Yetişkin atandı

Türkiye kripto ekosistemini ilgilendiren yeni atama haberi, Avrupa merkezli borsadan geldi. 2022’den bu yana Türkiye’deki kullanıcılara hizmet veren ve Türkiye pazarına özel uygulamalarını Mart 2024’te yayına alan Avrupa’nın lider borsası, Türkiye operasyonlarına liderlik edecek ismi belirledi.

Kripto regülasyonunun netleşmesiyle Türkiye pazarında faaliyet gösteren küresel kripto para borsaları da ülkemizdeki yapılanmalarını tamamlamaya başladı. Bu kapsamda son haber, 2022’den bu yana Türkiye’deki kripto para yatırımcılarına hizmet veren Ukrayna merkezli, Avrupa’nın lider kripto para borsası WhiteBIT’ten geldi. WhiteBIT, Türkiye operasyonlarının liderliği için Emre Yetişkin’i Yönetim Kurulu Başkanı olarak atadığını duyurdu.

Fintek ve blokzinciri teknolojilerinde derin bilgi birikimi

Yapılan açıklamada, finansal teknolojiler ve blokzinciri teknolojisi alanlarında derin bir bilgi birimi ve deneyime sahip Emre Yetişkin’in, WhiteBIT Türkiye’nin büyümesine ve gelişimine öncülük edeceği belirtildi.

WhiteBIT Türkiye’deki görevi öncesinde stratejik iş geliştirme, güvenlik standartları, regülasyon uyumu ve bankacılık entegrasyonları gibi kritik alanlarda başarılı projelere imza atan, Türkiye’deki yapılanmasına 2022 itibarıyla başlayan WhiteBIT’in Türkiye’deki bankalarla entegrasyon süreçlerini yöneten ve Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) lisanslama süreçlerine liderlik eden Emre Yetişkin’in, WhiteBIT’in Türkiye’deki operasyonlarını daha da ileriye taşımak için stratejik liderlik rolü üstleneceği vurgulandı.

Sermaye Piyasası Kurulu’na ilk başvuran hizmet sağlayıcılardan

Atamaya ilişkin değerlendirmelerini paylaşan WhiteBIT TR Yönetim Kurulu Başkanı Emre Yetişkin, “İki yıldır Türkiye kripto para ekosistemiyle doğrudan temas halinde olan, kullanıcı tabanını kazanan, Trabzonspor’la resmi kripto partnerliği kurmak gibi önemli stratejik anlaşmalara imza atan WhiteBIT Türkiye, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından toplanan ön başvuruya katılan ilk borsalardan biri oldu. Titiz ve şeffaf bir başvuru sürecinin ardından, SPK’nın lisanslı kripto varlık hizmet sağlayıcısı olmaya aday, faal borsaları listelediği Faaliyette Bulunanlar Listesi’nde yerini alan WhiteBIT Türkiye’nin, yerel finansal ekosistemle uyumunu sağlamak ve kullanıcılarına en güvenilir hizmetleri sunmak amacıyla yürüteceği çalışmalara liderlik edeceğim için heyecanlıyım” dedi.

Emre Yetişkin’in fintek, blokzinciri alanlarındaki deneyiminin yanı sıra iş geliştirme, regülasyon uyumu ve bankacılık entegrasyonları gibi konulardaki geçmiş deneyimlerinin, onu WhiteBIT Türkiye’nin büyümesi için kritik bir takım arkadaşı haline getirdiğini belirten WhiteBIT CEO’su Volodymyr Nosov, “Türkiye, yaygın kripto adaptasyonuyla WhiteBIT için her zaman stratejik bir pazar oldu. Emre Yetişkin’in üstleneceği görevle, stratejik bir pazardaki büyümeyi stratejik bir ekip arkadaşımıza emanet ediyoruz. Emre’nin liderliğinde WhiteBIT Türkiye’den gelecek yeni başarı haberlerini sabırsızlıkla bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

En çok indirilen 5 uygulama arasında

WhiteBIT tarafından yapılan açıklamada Emre Yetişkin’in regülatif uyuma verdiği önem ve dijital varlık yönetimindeki uzmanlığının, şirketi Türkiye’deki kripto varlık ekosistemine en önemli katkıları sunan paydaşlardan birine dönüştüreceği belirtildi.

5 milyondan fazla kullanıcıya hizmet veren WhiteBIT’in Türkiye’deki yatırımcılara özel olarak geliştirdiği ve Mart 2024’te kullanıma açtığı WhiteBIT TR mobil uygulamalarının, hem regülasyon uyumu açısından stratejik bir adım hem de Türkiye’ye verilen önemin bir göstergesi olduğunun belirtildiği açıklamada, uygulamanın dört ay gibi kısa bir sürede App Store’da indirilen 5 büyük Türkçe kripto para borsası uygulaması arasına girdiği de hatırlatıldı.

Sui tabanlı merkeziyetsiz borsası DeepBook’un ticaret hacmi 21 milyar doları aştı

Mainnet’i Mayıs 2023’te devreye giren Katman-1 blokzinciri Sui üzerine kurulan merkeziyetsiz borsa DeepBook, 11 Ekim’de 21 milyar dolar ticaret hacmini aştı.

Merkeziyetsiz kripto para borsaları, merkeziyetsiz finans (DeFi) büyümesinin de lokomotifi oldu. Bu savı kanıtlayan son haber, Siu’dan geldi. Katman-1 blokzinciri projesi Sui, geçtiğimiz aylarda kripto para piyasalarında önemli bir büyüme kaydetti. Blokzincirinin yerel token’ı SUI, 2024’ün üçüncü çeyreği boyunca hızla artarak CoinMarketCap’in piyasa değerine göre ilk 20 kripto parayı sıraladığı listeye dahil olurken, Sui blokzincirinin genişlemesi merkeziyetsiz finans, oyun ve meme coin dünyasında da sürdü.

Toplam kilitli değer 1 milyar doları aştı

Mayıs 2023’te mainnet’ini devreye alan ve dört ayda %1.000 toplam kilitli değer (TVL) büyümesi elde eden Sui blokzincirindeki TVL rakamı, DefiLlama verilerine göre 1 Ekim itibarıyla 1 milyar doları aştı. Bu başarı, Meta’nın blokzinciri girişimlerine liderlik eden ekip tarafından geliştirilen Move programlama diliyle yazılan ve üst düzey verimlilik vaat eden Sui blokzincirini, TVL bakımından en büyük 8 blokzinciri projesinden biri haline getirdi. Hızlı büyüyen blokzincirleri arasındaki yerini sağlamlaştıran Sui’nin kilitli değerindeki bu keskin artış, Sui ekosisteminin hızlı gelişimini ve Sui’nin büyüme potansiyelini bir kez daha doğruladı.

DEX hacmi 21 milyar dolara çıktı

Sui, toplam kilitli değer başarısını bir de ticaret hacmi başarısıyla taçlandırdı. 11 Ekim 2024 itibarıyla Sui blokzinciri ağı üzerine kurulan merkeziyetsiz borsaların (DEX) ticaret hacimlerinin 21 milyar dolara ulaştığı belirtildi. Diğer blokzincirleri yeni kullanıcılara ulaşmada zorluk yaşarken aşılan bu kilometre taşı, Sui blokzincirinin ağa dahil olan toplam kullanıcı sayısındaki artışı yansıttı ve Sui’nin pazar payını istikrarlı bir şekilde genişlettiğinin kanıtı oldu. Bu büyüme, Sui’nin DeFi’deki kritik konumunu vurgularken, artan kullanıcı tabanı ve ticaret faaliyeti de ekosistemin istikrarlı ve emin adımlarla gelişiminin kaynağına dönüştü.

Büyümede DeepBook etkisi

Sui blokzinciri üzerine inşa edilen merkeziyetsiz borsalarda gerçekleştirilen işlemlerin 21 milyar doları aşmasındaki en büyük etkenlerden biri de, Sui’nin DeFi protokolleri içinde öne çıkan DEX’i DeepBook oldu. Derin likidite ve hızlı işlem olanaklarıyla Cetus, Aftermath, Kriya, FlowX ve Hop Aggregator gibi büyük DeFi protokollerinin likidite kaynağı olarak tercih ettiği DeepBook, açık kaynaklı akıllı sözleşmeler aracılığıyla kolayca entegre edilebilen açık kaynaklı bir merkezi limit emir defteri (CLOB) olarak, hem piyasa hem de limit emirlerini destekleyen ve çeşitli ticaret seçenekleri sunan yapısıyla kullanıcılara sorunsuz bir ticaret deneyimi sunmaya devam ediyor.

DeepBook’ta işlemler 500 milisaniyeden daha kısa sürüyor

Sui’nin ölçeklenebilirlik ve hız gibi öne çıkan özellikleri sayesinde tüm işlemleri düşük gas ücretleriyle 500 milisaniyenin altında tamamlayabilen DeepBook, yapısal özellikleriyle performans avantajlarıyla da öne çıkıyor. Kullanıcıların en iyi işlem koşullarını elde etmesine yardımcı olarak birden fazla DeFi protokolü arasında likidite paylaşımını da mümkün kılan, limit emir özelliğiyle kullanıcılara varlıkları tercih ettikleri fiyatlarla alıp satma olanağı sunan DeepBook, Sui ağı üzerine inşa edilmiş DeFi protokollerinin erken aşamalardan itibaren istikrarlı likidite sağlamasına destek oluyor. Kullanıcı deneyimini iyileştirmeyi ve performansı artırmayı hedefleyen yeni özelliklerle sunmaya hazırlanan DeepBook’un da dahil olduğu Sui ekosistemi; oyun, DeFi ve memecoin dikeylerindeki performansıyla hızlı genişlemesini sürdürmeyi planlıyor.

Yanlış bilgiyle mücadele eden doğrulama platformu, 2024’ü “derinleşme” yılı ilan etti

Dijitalleşme, bilgiye erişimi demokratikleştirdiği kadar yanlış bilgilerin de hızla yayılmasına yol açarken küresel nüfusun yüzde 68’i yanlış bilgi sorunundan endişe duyduğunu bildiriyor. Yanlış bilgiyle mücadelesinde sekiz yıllık karnesini açıklayan doğrulama platformu Teyit ise eleştirel düşünce ve hakikat için hayata geçirdiği projelerini paylaştı.

Bilgiye ulaşmanın kolaylaştığı ve tek tıkla dünyanın diğer ucuna ulaşabildiğimiz dijital çağda bilgi kirliliği hiç olmadığı kadar görünür hale geldi. Özellikle sosyal medya platformları, bilgiye erişimi demokratikleştirdiği kadar, yanlış bilgilerin de hızla yayılmasına yol açıyor. Tam da bu nedenle küresel nüfusun yüzde 68’i yanlış bilgi probleminden endişe duyduğunu bildiriyor. İnternetteki yanlış bilgi sorununa karşı sekiz yıl önce harekete geçen doğrulama platformu Teyit ise yıldönümünü kutlarken, eleştirel dijital okuryazarlığı artırmak için hayata geçirdiği çalışmalarını paylaştı.

“Yanlış bilgi havuzuna karşı çok katmanlı bir mücadele benimsedik”

Bilgi düzensizliği ve yanlış bilgi sorununa karşı sekiz yıldır çok katmanlı bir mücadele sergilediklerini açıklayan Teyit Direktörü Emre İlkan Saklıca, “Sosyal medyanın da etkisiyle birlikte sağlık, siyaset, ekonomi gibi birçok alanda yanlış bilgilerin yaygınlaşması hızlandı. Bu bilgiler, insanların çeşitli konulara dair kararlarını olumsuz yönde etkilerken, toplumun da gerçeklik algısını önemli derecede bozuyor. Teyit olarak biz de sekizinci yılımızı kutlarken, 2024’te bilgi düzensizliğiyle mücadelede derinleşmeye odaklandık. Deneyimleriyle güçlenen ekibimiz; birey, topluluk ve sistem düzeyindeki müdahaleleriyle eleştirel düşünmeyi ortak bir değer haline getirmeye çalışıyor. Önümüzdeki dönemde de toplumun her kesimini kapsayan, bilgi düzensizliği sorununun çözümüne katkıda bulunan ve en önemlisi takipçilerimizin şüphe kasını güçlendirmeyi hedefleyen çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

“Sekiz yılda 25 projeye imza attık, eğitimlerimizle 10 bini aşkın kişiye ulaştık”

Bu yıl derinleşen çabalarının başarısını Global Fact’ten aldıkları En Yüksek Etki Ödülü ile taçlandırdıklarını belirten Emre İlkan Saklıca, sekiz yıllık çalışmalarını şu sözlerle özetledi:

“Geçtiğimiz sekiz yılda 5 binden fazla Türkçe analiz yayınladık. 25 projeye imza attık. Düzenlediğimiz 200’den fazla eğitim ve atölyelerle 10 binden fazla kişiye ulaştık. Bilgi düzensizliği sorunlarına eleştirel yaklaşımlarda bulunan teyitpedia yazılarımız ile devletlere, platformlara, haber merkezlerine, eğitim kurumlarına yani içinde bulunduğumuz sistemin tüm paydaşlarına sayısız çözüm önerisi sunduk.”

“Kurumlara yönelik yaptığımız çalışmaları Teyit Medya çatısı altında topladık”

Haber merkezlerinin yanlış bilgiye maruz kalmaması için onları güçlendiren modüller ve eğitimleri daha rafine hale getirdiklerini aktaran Teyit Direktörü Emre İlkan Saklıca, “Şirketlerin dezenformasyondan görebilecekleri zararları en aza indirecek planlar yaptık, şirket çalışanlarını yanlış bilgiye karşı güçlendirmek için çeşitli iş modelleri geliştirdik. Kurumlara yönelik yaptığımız çalışmaların tamamını Teyit Medya (teyit.media) çatısı altında toplayarak paydaşlarla buluşturduk” diyerek değerlendirmelerine şunları ekledi:

“İnovasyon kültürümüz ile ortaya koyduğumuz bu tabloya her geçen yıl yenilikler eklemeye devam ettik. Bu yıl, #teyitpedia kategorimizde bilgi düzensizliğinin nedenlerini çözümlemek ve dünyadaki gelişmeleri anlayabilmek için çıkan yazılarımızın sayısını ve niteliğini artırdık. Gelecek dönemde de güçlenen editoryal kadromuzla eğitim programları ve sistem düzeyinde yapılan çalışmalarla eleştirel dijital okuryazarlığı yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.”

“Uzmanlığımızı ve deneyimimizi birey ve gruplara ulaştırmaya devam edeceğiz”

Emre İlkan Saklıca, “Teyit.org olarak, kurulduğumuz günden bu yana, yanlış bilgiyle mücadelede kendimizi hep yeniledik. Değişimin parçası olurken, gelişimi hep önceliğimiz haline getirdik. Eleştirel dijital okuryazarlık becerilerine odaklanan faaliyetlerdeki uzmanlığımızı ve deneyimimizi yaratıcı eğitim içerikleri aracılığıyla internet kullanıcılarına, çeşitli projeler ve eğitimler aracılığıyla ise bireylere ve gruplara ulaştırmayı sürdüreceğiz” dedi.